Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim
Bir Damla Meninin İlahî Hikmetleri
Bir Damla Meninin İlahî Hikmetleri
Daha önce de belirttiğimiz gibi insanoğlu ilkin bir damla meni idi, sonra meniden kemikler teşekkül etti. Yüce Allah'ın belirti miktarda, belirli şekilde yarattığı kemikler vücudumuzun adeta çatısını kuran direklerdir. Bakıyoruz ki bunlardan bazıları kısa, bazıları uzun; bir kısmı büyük, bir kısmı küçüktür. Basit, yumuşak ve zayıf bir sıvı madde olan meniden nasıl olup ta tamamen kendisine zıt, sert ve kuvvetli bir kemik meydana geliyor? İşte gerçekten bizi düşündürmesi gereken ve daima hayranlığımızı üzerine çekmesi icab eden bir husus. Ve biz gene burada da yüce Allah'ın sonsuz gücünün açık seçik delillerini görmekteyiz.
Çevresi ile daima alış veriş etmek zorunda olan insanın, bu sebeple (nedenle) hareket etmesi gerektiği gerçeğini, bu hareketini de belirli bazı azalan ile yaptığım ve o azaların hareketini sağlayanın kemikler olduğunu hepimiz biliriz, ibretle görüyoruz ki, yüce Allah insanın hareket eden azalarını, tek kemik halinde yaratmamıştır. Aksine bu azalar kendilerine hareket etme kabiliyeti kazandıran birçok kemikler taşır. Birbirine eklenen mafsallar (eklemler) vasıtası ile bağlanan hareket sağlayıcı kemikler, hareket etmeye en elverişli bir şekilde yaratılmıştır. Mesela birbirine bağlanan iki kemikten birinin bir ucu oyuk, diğerinin de oyuğa girecek şekilde birbirine geçmiş ve eklem bağları ile de kopmaz bir surette sımsıkı bağlanmışlardır. Böylece insan, vücudun her hangi bir parçasını, eklemler (mafsallar) vasıtası ile kemikleri harekete geçirir.
Görülüyor ki bütün parçalarıyla bir makineler külliyatı (topluluğu) olan insanın varlığı en ince hesaplara dayanan harikalığı içinde üstün bir sanat tablosu halinde sanatkarların sanatkarı ulu Allah tarafından kainata bahşedilmiş bir yaratık ve ilahi varlığın büyük delillerindendir.[13]