Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim
10. Yalan Yere Söz Vermek
10. Yalan Yere Söz Vermek
Resûlüllah (Sallallahü aleyhi ve sellem) buyurur:
“Üç şey yardır ki, bunlardan biri kimde bulunursa, namaz kılsa da, oruç tutsa da münafıktır. Konuşunca yalan söyler, söz verince sözünde durmaz, kendisine verilen emanete hıyanet eyler” Yine buyurdu:
“Söz vermek borç gibidir. Kaçmamak lazımdır.”
Allahü Teala, İsmail aleyhisselamı övüyor ve onun için, sözünün eri buyuruyor. Derler ki, bir kimseye bir yerde buluşmak için söz verdi. Yirmi iki gün orada onu bekledi ve sözünü yerine getirmek istedi. Ashab-i Kiramdan biri anlatır:
“Resûlüllah'a bîat ettim ve şuraya geleceğim dedim, sonra unuttum. Üçüncü gün gittim, orada idi”. Buyurdu ki: “Ey delikanlı, üç gündür seni bekliyorum”.
Elden geldiği kadar zorla söz vermemelidir. Resûlüllah (Sallallahü aleyhi ve sellem):
“İnşaallah yapabilirim”, derdi. Söz verince, bir zaruret olmaksızın, elden geldiği müddetçe sözünü yerine getirmelidir. Bir kimseye bir yerde buluşmayı söz verince, alimler namaz vakti girinceye kadar orada beklenir, dediler. Bir kimseye verilen bir şey'i geri almak, sözünde durmamaktan daha çirkindir. Resûlüllah (Sallallahü aleyhi ve böyle kimseyi kustuğunu yiyen köpeğe benzetmiştir.[167]