Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim
Konu: Allah'ın Rahmetini Gerektiren İyi Ameller
Konu: Allah'ın Rahmetini Gerektiren İyi Ameller
1- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Allah'ın rahmetini gerektiren sebeplerden birisi de (kişinin karşılaştığı din kardeşine) bol bol selâm vermesi ve tatlı dille konuşmasıdır.”[18]
2- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Şüphesiz Allah'ın hoşnutluğunu kazandıracak sebeblerden birisi de, müslüman kardeşlerini sevindirmektir.”[19]
3- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Büyük günahlardan kaçınmak şartıyla kılınan beş vakit namaz, aralarındaki işlenilen küçük günahların kefareti olduğu gibi, bir Cuma namazı da gelecek diğer bir cuma namazına ve bir ramazan orucuda, gelecek ikinci bir ramazan orucuna kadar, aralarında işlenilen her türlü küçük günahların kefaretidir.”[20]
4- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Büyük günahlardan kaçınmak şartıyla kılınan beş vakit namaz, aralarında işlenilen küçük günahların kefareti olduğu gibi, kılınan bir cuma namazıda, diğer bir cuma namazına ve üç günde ilâve etmek suretiyle (toplam on günün) aralarında işlenilen bütün küçük günahların kefaretidir.”[21]
5- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Ey insanlar! Kıyamet günü, Hz. Allah'ın müminlere neler soracağından ve müminlerin de nasıl cevap vereceklerinden size haber vereyim mi? Hz. Allah:
“Ey müminler! (Benim rızamı kazandıracak) iyi amelleri yapmasını sever misiniz?
Müminler:
“Ey Rabbimiz! Elbette severiz.” Hz. Allah:
“Niçin seversiniz?” Müminler:
“Af ve mağfiretinize nail olmak için.” Hz Allah:
“Ey salih Kullarım! Ben, mağfiretimi sizler için vacip kıldım.”[22]
6- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Tam mürakkaba kırk gün nefsiyle mücadele edip mürakkabasının altında bulundurarak hakim olmaktır. O halde kim, (zaruretinin dışında) alış veriş yapmamak ve konuşmamak üzere, nefsini mürakkabasının altında bulundurursa, anasından doğduğu gibi, tertemiz olarak bütün günahlarından arınmış olur.”[23]
7- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Allah'a yaklaşarak kötülüklerin bütün yollarını kapatınız. Çünkü mümin, herhangi bir uzvuna bir diken batasıya kadar başına gelen küçük, büyük her belâ, onun için bir kefaret sayılır.”[24]
8- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Girmek istemeyenlerin dışında, ümmetimin her ferdi Cennete girecektir.” Peygamberimizin huzurunda bulunan cemaat şöyle dediler:
Ya Resûlullah!.. Girmek istemeyenler kim?.. Peygamberimiz:
“Bana itaat eden, girmek isteyenler, karşı gelenlerde girmek istemeyenlerdir.”[25]
9- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Ümmetimden, üç kızını veya üç kız kardeşini güzellikle yetiştiren bir kimse için, onlar (yetiştirdiği kızlar), kıyamet günü, Cehenneme karşı bir perde olurlar. (Hak ettiği Cehennem ateşine girmesine engel olurlar.)”[26]
10- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Bir müminin, Allah korkusunun dışında elde ettiği itaatkâr ve salih bir zevceden daha iyi bir servetten faydalanamaz. Çünkü, kocası yüzüne baktığı zaman onu sevindirir, emrettiği vakit itâat eder, ayrıldığı vakit malını ve iffetini korur, yemin ile kendisine yasakladığı herhangi bir şeyi yapmaz ve kocası da yeminini bozmaz.”[27]
11- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Adamın birisi yürüdüğü herhangi bir yolda karşılaştığı ağaç parçalarını “Vallahi gelip geçen müslümanların ayaklarına takılıp eziyet vermesin” diye onu yoldan attığı için, Cennete girmeyi hak ediyor.”[28]
12- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Cennet kapısının anahtarı, “lâilahe illallah” cümlesidir.”[29]
13- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Cennet kapısının anahtarı namaz, namazın anahtarı da abdesttir.”[30]
14- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Allah'ın affu mağfiretini gerektiren sebeplerden olan müslümanları doyurmaktır.”[31]
15- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Kim, dört şeyden sakınırsa, Cennete girmeyi hak eder.”[32]
16- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Kim, müslümanların gelip geçtiği yoldan, ayaklarına takılıp eziyet veren şeyleri yoldan atarsa, (Böylesine yaptığı her hareketine karşılık) kendisine bir sevab yazılır, sevabı kabul olunan kimseler de Cennete girer.”[33]
17- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“İlim öğrenmek için evinden ayrılmak isteyen bir kişi, evinden ayrılırken adımını atmadan bütün küçük günahları af olunur.”[34]
18- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Borcunu veremeyen bir kimseye mühlet veren, alıp ertelediği her gün için kendisine alacağı kadar sadaka sevabı verilir.”
19- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Kim, din kardeşinin ırz ve namusuna atılan iftiraları, red ederse, (onun sevabı, girmeyi hak ettiği Cehennem ateşine karşı engel bir perde olacaktır.”[35]
20- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Kim, (sel gibi zarar verecek) azgın sulara veya yangın afetlere yol açacak ateşlere engel olursa, onun için bir şehidin sevabı vardır.”[36]
21- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Kim, Allah'dan gelen (belâ ve musibetler gibi) şeylere razı olursa, Hz. Allah'da, kendisinden razı olur.”[37]
22- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Kim, yoldan, eziyet veren taşları kaldırıp atarsa, (attığı her taşa karşılık kendisine) bir sevab yazılır. Kendisi için sevab yazılmış olan kimseler de Cennete girer.”[38]
23- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Kim, bir âmânın elinden tutup kırk adımlık yere götürürse, Cennete girmek ona vacib olur.”[39]
24- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Kim, bir amanın elinden tutup kırk adımlık bir yere götürürse geçmiş bulunan bütün küçük günahları af olunur.”[40]
25- Rasulullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Cennet kapıları, pazartesi ile perşembe günü ardına kadar açılır. Dargın olanların dışında Allah'a ortak koşmadan tevbe eden her müslümanın günahları af edilir. Birbirine dargın olan kimseler için de meleklere şöyle emir verilir: “Bu dargın olan kimselerin günahlarını, barışıncaya kadar silmeyiniz.”[41]