Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim
«(Ricat Bahsi)»
«(Ricat Bahsi)»
Ric'at veya Rac'at lügatte: geri dönmek, gerilemek.
Şeriatîe ise : Nikâh miikini devam ettirmek istemek ,yani boşadığı karısına tekrar dönerek aralarındaki eski nikâhı devam ettirmek istemektir. Bunda nikâh tazelemeğe lüzum yoktur.
Ric'atın şartlan vardır ki, talâkı sarih lâfızlarla yâhûd kinaye lâfızların bazıları İle yapmak, mal mukabilinde boşamamak, üç talâkı tamamlamamış olmak, kadının medhulün biha yani cima' edilmiş olması ric'atm iddet içinde yapılması bu şartlar cümlesindendir. Ric'atır. meşru' olduğunda hilaf yoktur. Çünkü meşru'iyyeti kitap, sünnet ve remâ-i ümmet'le sabittir. Kitaptan delili :
«[718] O kadinlerı ma'ruf vecihle nikâhınızda tutun» âyet-i kerîmesidir.
Sünnetten deli i de babımızın hadisleridir.[719]
1121/925- «İmran b. Husayn radıydllahü anhümâ'ûan rivayet olunduğuna göre kendisine: Bir adam karısını boşayıp da sonra şâhİd ça-> ğirmadan ric'at etse hükmünün ne olacağı sorulmuş; o da :
— Onun hem talâkına hem de ric'atına îşhâd et; demiştir.»[720]
Bu hadisi Ebu Dâvud böyle mevkuf olacak rivayet etmiştir. Senedi sahihtir. Aynı hadîsi Beyhakî şu lâfızlarla tahrîc etmiştir : «İmran b. Husayn'a şâhid çağırmadan karısına ric'at eden kimsenin hükmü sorulmuş; o da:
— Sünnetten gayrı bir şeye istinaden mî? Şİmdî îşhâd ediversin; demiştir.» Taberânî bir rivayette «Hem Allah'a istiğfar eyle» cümlesini ziyâde etmiştir.
Bu hadîs, ric'atin meşru' olduğuna delildir. Ric'atte asıl :
«[721] Kocaları onları iade için en ziyâde hak sahibidirler.» âyeti kerîmesidir. Talâk-ı ric'îde kocanın karısına ric'at etmeğe hakkı olduğu ulemâ'nın ittifakı ile sabittir. Yalnız kadının iddeti içinde bulunması şarttır. Ric'at için kadının veya velîsinin rızası da şart değildir. Yeter ki talâk cimâ'dan sonra vuku' bulsun.
Hadis-i Şerif, Talâk Süresindeki:
«[722] Sizden iki adaletli kimseyi de şâhid çağırın.» âyet-i kerîmesi'nin delâlet ettiği mânâya delâlet etmektedir. Emrin zahiri vücûb ifâde ediyor. İmam. Şafiî'nin eski.mezhebi budur.
Hadîs, Hazretî İmran'm ietihaden söylediği kendi sözü de olabilir: Burada içtihada müsaade vardır. Ancak: «sünnetten gayrı bir şeye istinaden mi?» diye sorması buna mani gibi görünüyor. Çünkü sahâbi'nin dilinden sünnet itlâk edilirse ondan Peygamber (S.A.V.) 'in sünneti kastedilir; ve hadîs merfu' sayılır. Şu kadar var ki vücûba delâlet etmez çünkü îcabla nedib arasında mülcreddid bir sünnettir.
Ric'at kavli ve fiilî olmak üzere iki kısımdır:
Kavlî Ric'at : «sana ric'at ettim, gibi sözlerle yapılandım. Bunun sahih olduğunda ittifak vardır. Fiilî ric'at cima' gibi bir fiille olur. Bunun c?iz olup olmadığı ihtilaflıdır, İmam Şafiî ile bazılarına göre fiil ile ric'at caiz olmaz; zîrâ fiil zaten talâkla haram olmuştu.
Bir de Teâlâ Hazretleri işhâd'ı zikretmiştir. îşhâd ancak söz üzerine olur. Fakat Şafiî'ye: işhâd vâcib değildir; diye cevap verilmiştir.
Hanefîler'le Cumhur-u ulemâya göre fiilen ric'at caizdir. Fakan onlar da fiil için niyetin şart olup olmadığında ihtilâf etmişlerdir. İmam Mâlik'c göre fiil iğin niyet .şarttır. Cumhur'a göre niyetsiz de şahindir; çünkü kadın şer'an zevcosidir. Bir adamın karısına dokunması ve sair halleri için niyet etmesi bilicmâ' şart değildir.
Ric'at ettiğini kadına bildirmesine gelince: ekser-i ulemâ'ya göre kadın başka kocaya gitmesin diye kendisine ric'at ettiğini bildirmek vâcibtir. "Hanefîier'e göre vâcib değil -müstehâbtır. Scrnerc-i hilaf şudur: Kocasının ric'at ettiğini bilmeyen kadın başka kocaya gitse ekser-i ulemâ'ya göre nikâh bâtıldır. Kadın ric'at eden kocasına verilir. İmam Mâlik'den bir rivayete göre kadına cima' etmiş olsun olmasın, kadın ikinci kocasına aittir. Delili: İbni Vc/ıb'in Yunus'ta,n onun da İbni Şihâb'âan onun da Saîd b. .cl-Müscyyeb'den rivayet ettiği şu hadistir :
«Karısını boşayıp sonra ona rîc'at eden fakat ric'at ettiğini kendisinden gizliyen; ve böylece karısı iddetini bitirerek başka kocaya varan hakkında sünnet: (O kadına ait elinde hiç bir şey yoktur; kadın evlendiği adamin-(karısı) dır.) şeklinde devam ede gelmiştir.» ancak söylendiğine göre bu hadîsi yalnız İbni Şihâb rivayet etmiştir ki, bu zât Zührî'nin kendisidir. Şu halde onun kendi sözü olmuş olur; ve bittabi hüccet değildir, Cumhur'a da TirmizVnin Semu-retübnü Cündeb'den rivayet ettiği şu hadîs şahiddir:
«Herhangi bir kadını iki kişi alırsa o kadın onların birincisine aittir.»
Dikkat edilecek bir cihet de Teâ!â hazretleri'nin «[723] eğer ıslah-ı hâl etmek isterlerse kocaları Wiei içinde kadınların kendilerine iade edilmesine en müstahik kimselerdir.» âyet-i kerîmesidir. Şayet kadına ric'aL etmekten maksadı geçinmek değilse bu ric'at doğru değildir. Çünkü bunda ne ıslah vardır; ne de Allah'ın emirlerine riayet.
Maamâfih bazıları: ric'at için ıslah-ı hal şart değildir; diyorlar.[724]
1122/926- «Ibni Ömer ılıdıyallahü anhümd'âan rivayet olunduğuna göre-kendisf karısınr boşadiğt zaman Peygamber sallaiîahü aleyhi ve jseîîcm Ömer'e :
—Ona emret dfe kadına müracaat etsin; bjyurmuşlardır.»[725]
Hadîs mütfefekun aleyhtir.
Bu hadîs hakkında dahi yukarıda yeler derecede söz geçti.[726]