Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim
Bâb: İftira Edenin, Hırsızın Ve Zina Edenin Şahitliği
260- Yahya b. Bükeyr bize anlatarak dedi ki: el-Leys bize Ukayl'dan, o İbni Şihâb'dan, o Ubeydullah b. Abdillah'tan, o Zeyd b. Hâlid'den (ra) şunu nakletti:
Allah Resulü (sav) muhsan olmayan bir kişiye zina ettiği için yüz değnek vurdurdu ve bir yıl uzaklaştırma cezası verdi.260
Şerh
Allah Resulü (sav) muhsan olmayan bir kişiye zina ettiği için yüz değnek vurdurdu ve bir yıl uzaklaştırma cezası verdi" ifadesinde Efendimizin bir bekarla ilgili had uygulamasına yer verilmektedir. Hadisin bu bapta yer alma sebebi, zina haddi uygulanan kimsenin de şahitliğine itibar edilmeyeceğidir.
Hüküm
İslam hukukunda şahitlikle ilgili temel prensiplerden biri de yüz kızartıcı suç işlemiş kimselerin şahitliklerinin kabul edilmemesidir ki bunlar bap başlığında sıralanan her türlü iftira, hırsızlık ve zina suçlarıdır. Bu suçlardan dolayı cezası kesinleşen kimselerin şahitliklerine itibar edilmez. Ancak Tahâvî, tevbesi kabul edilmiş hırsızın şahitliğinin kabul edileceği hususunda icmâ bulunduğunu kaydetmiştir. Aynı şekilde içki içme suçundan dolayı had cezasına maruz kalmış kimsenin şahitliğinin kabul edileceği noktasında hemen bütün fakihler fikir birliği etmişlerdir. Bütün bunlara rağmen, tevbenin kabulü şartının nasıl tahakkuk edeceği ve bunun zorlukları unutulmamalıdır.
Ders
İslamın hukuk sistemine getirdiği ahlaken göz ardı edilemez prensiplerden biri de, şahitliğin kabulüyle ilgili kriterlerdir. Bu kriterlerden bazılarına daha önce işaret etmiştik. Burada ise, yolsuzluk ve bozulmanın had safhaya ulaştığı günümüz toplumları açısından çok önemli bir başka ölçütü görmekteyiz. Buna göre güncel ifadesiyle yüz kızartıcı suç işlemiş, örneğin hırsızlık, fuhuş, iftira gibi suçlara irtikap etmiş ve suçlan sübut bulmuş kimselerin şahitlikleri ancak tevbelerinin kesin surette kabul edilmesinden sonra kabul edilebilir. Çünkü bunlar, şahitte olması gereken dürüstlük ve şeref sıfatlarını bir şekilde zedelemiş kimselerdir