Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim

27. Ayakları Yıkamak Ve Çıplak Olarak Ayaklar Üzerine Mesh Etmemek

27. Ayakları Yıkamak Ve Çıplak Olarak Ayaklar Üzerine Mesh Etmemek


163- Abdullah İbn Amr şöyle demiştir:

Bir yolculukta Hz. Peygamber bizden arkada kalmışü. ikindi vakti girdiğinde bize yetişti. Biz abdest alırken ayaklarımıza mesh yapıyor­duk. Hz. Peygamber en yüksek sesi ile iki veya üç kere şöyle bağırdı.

"Ateşte yanacak topukların vay haline!"


Açıklama


Hadisten ilk anda anlaşıldığına göre bu yolculukta Abdullah İbn Amr da vardı. Müslim'in bir rivayetinde yer aldığına göre bu yolculuk Mekke'den Medi­ne'ye yapılıyordu. Bunun, kaza umresi sırasında meydana gelmiş olması da mümkündür. Çünkü Abdullah İbn Amr'm hicreti, o zaman veya ona yakın bir zamanda olmuştu.

Sahabenin abdestli olduğu için veya suya kavuşma umuduyla bu namazı geciktirmiş olması da mümkündür. Müslim'in şu rivayeti bunu göstermektedir: "Yolda suya rastladığımızda bir grup ikindide acele etti". Yani ikindinin vakti yaklaştı, onlar da acele ederek hemen abdest aldılar.

Ayaklarımıza mesh ediyorduk": Buharı bu ifadeden, Hz. Peygamber'İn onları yadırgama sebebinin ayakların bir kısmının yıkanması değil, meshedilmesi olduğu sonucunu çıkarmıştır. Bu sebeple konu başlığında "ayaklar üzerine mesh etmemek" şeklinde bir ibare kullanmıştır.

Hadisin Arapça aslında geçen "veyl" kelimesinin ne anlama geldiği konu­sunda farklı görüşler ileri sürülmektedir. Bu konudaki en güçlü görüş İbn Hibban'ın Sahih'inde Ebû Said'den merfu olarak rivayet ettiği "Veyl cehen­nemde bir vadidir" hadisidir.

Hz. Peygamber'İn abdest alma şeklini anlatan mütevatir hadisler onun ayaklarını yıkadığını ifade etmektedir. Hz. Peygamber bunu yaparken Allah'ın abdest İle ilgili ayetteki emrini açıklamaktadır.

Abdurrahman îbn Ebî Leyla şöyle demiştir: "Resûlullah'ın senem ashabı ayakların yıkanması konusunda icma etmiştir."

Topukların vay haline" sözünün anlamı, yıkama konusunda kusurlu davra­nan topukların sahiplerinin vay haline demektir.


Hadisten Çıkan Bazı Sonuçlar


Bilmeyen kişiye öğretilir.

Bir mesele anlaşılsın diye, yadırgama maksadıyla ses yükseltilebilir, me­sele tekrarlanabilir


Kategoriler

- namaz - hac - umre - dua - oruc - ashab - ashabın fazileti - ticaret - cihad - abdest - ilim - haram - ölüm - iman - iyilik - nikah - hadis - kıyamet - islam - cennet - miras - sünnet - mal - fitne - Kadın - sadaka - yemin - zina - zekat - ihram - evlilik - köle - feraiz - zikir - cemaat - kurban kesmek - mescid - kısas - hayız - günah - helal - amel - gusül - borç - kibir - cehennem - hüküm - öldürmek - kafir - takva

MollaCami.Com