Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim

Bâb: Avlanma Ve Benzeri Fiillerin Cezası

Bâb: Avlanma Ve Benzeri Fiillerin Cezası



197- Muâz b. Fadâle bize anlatarak dedi ki: Hişâm bize Yahya'dan, o Abdullah'tan, o babası Ebû Katâde'den (ra) şunu nakletti;

Babam Hudeybiye yılı yola çıktı. Arkadaşları ihrama girdikleri hâl­de o girmedi. Sefer sırasında Allah Resülü'ne (sav) bir düşmanın saldıracağı söylendi. Bunun üzerine Allah Resulü (sav) harekete geçti. Ben, O'nun ashâbıyla birlikte oturmuş, cemaat birbiriyle gülüşürken bir yaban eşeği gördüm. Hemen üzerine saldırıp yakaladım. Sahabeden yardım istedim. Bana yardım etmekten imtina ettiler.

Onun etinden hep birlikte yedik. Aramızdaki hattın kesilmesinden korkarak Allah ResûhVnün (sav) yanına ulaştım. Atımı kâh koşturuyor, kâh kendi yürüyüşüne bırakıyordum. Gecenin yansında Gıfâr oğulla­rından bir adamla karşılaştım. "Allah Resûlü'nü (sav) nerede bırak­tın?" diye sordumJ"Ta'han'da, kendisi Sukya'da öğle uykusuna yata­cağını söylemişti" dedi. (Yanına vardığımda) "Ey Allah Resulü! Asha­bın beni gönderdiler, sana Allah'ın selam, rahmet ve bereketini söylü­yorlar. Şu anda kendileri düşmanın sizinle aralarındaki hattı kesmesin­den korkuyorlar. Onları bekleşeniz" dedim. Ben devam edip "Ey Allah Resulü! Yaban eşeği avladık, yanımda bir parça var" dedim. Allah Re­sulü (sav) ashabına "Haydi gelin, yiyin" buyurdu. Hepsi de ihramhydılar.[18]



Şerh



Hişâm Yahya'dan" ifadesindeki Hişâm ed-Destüvânî ,

Yahya ise Yahya b. Kesîr'dir.

Babam Hudeybiye Yılı yola çıktı. Arkadaşları ihrama girerken o ihrama girmemişti" ifadesi, hadisin oğlu tarafından mürsel olarak rivayet edildiğini göstermektedir. Diğerleri Allah Resûlü'nün (sav) hacca gideceklerine dair gördüğü rüyaya binaen ihrama girmişler, fakat Ebû Katâde ihrama girmemişti.

Sefer sırasında Allah Resû­lü'ne (sav) bir düşmanın saldıracağı söylendi." ifadesinde Allah Resûlü'ne (sav) saldırı olabileceğine dair bir haberin ulaştığı îmâ edilmektedir. Olay şöyle gelişmiştir: Allah Resulü (sav) Hudeybiye Umresi için çıkıp Ravhâ'ya ulaştığında müşriklerden düşman bir grubun Gayka vadisinde bulunduğu ve O'na saldırma ihtimallerinin bulunduğu bildirilmişti. Bunun üzerine Allah Resulü (sav) Ebû Katâde'nin de (ra) aralarında bulunduğu bir grup sahabîyi şerlerinden emin olabilmek için üzerlerine göndermişti. Gönderilen keşif birliği müşriklerin böyle bir niyetleri olmadığından emin olunca dönüp Pey­gamberimize katılmış ve ihrama girmişlerdi. Fakat Ebû Katâde ya mîkat noktasını geçirdiği, ya da umreye niyet etmediği için ihrama girmemişti. Bunun bir açıklaması da, Ebû Katâde'nin Mekke'ye gitme niyeti olmadığı için ihrama girmediği yönündedir. Ebû Katâde'nin ihrama girmeme sebeple­rinden biri, Mekke'ye girilebileceğine inanmaması da olabilir.

Ben O'nun ashâbıyla birlikte oturmuş, cemaat birbiriyle gülüşürken" ifadesinin, ihrama girenlerin yabani bir eşek görmeleri sebebiyle sevinçten güldükleri şeklinde bir açıklaması olmuştur. Nitekim:

Bir de baktım ki yabani bir eşek" sözü bunu desteklemektedir. Burada sahabenin gülüşmesinin ona hayvanı gösterme gayesiyle olması hâlinde o av hayvanının etinden yemcmeleri gibi bir sonuç doğacağından bu ihtimali zayıf gören de çıkmıştır. Nevevî ise bunun sahili olduğunu, çünkü gülme fiilinde her hangi bir işaret etme ve yer gösterme kasdının bulunmadığını söylemiştir.

Hayvanı gördükten sonra arkadaşlarından kamçı ve mızrağını istediğ, ttat onların kendisine yardım etmekten kaçındıkları bilgisi yyeralmaktadır.

{AjjüU AjSJ«i) : "Onu vurdum ve yere serdim" ifadesi, yabani eşeğin buru-sak hareket edemez hâle getirilmesini beyan etmektedir. Başka rivayetlerde ::u boğazladığı ve ölmüş hâlde arkadaşlarının yanına götürdüğü geçmekte-r. Burada onlardan yardım istediği, fakat ihramlı oldukları için buna ya­kmadıkları şeklinde ibareler de geçmektedir.

Hayvanın etinden yedik" ifadesinde ihramlı melaslarının da yabani eşeğin etinden yedikleri bildirilmektedir. Bundan :san ihramlı kimsenin av hayvanının etinden yiyebileceğidir.

Aramızdaki hattın kesilmesinden korktuk" ifadesinden, AJh Resulü (sav) ile aralarındaki güvenli koridorun düşman tarafından esilme endişesinin doğduğu anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere Allah Resulü sav) başka bir grupla onları geçmiş bulunuyordu.

Ey Allah Resulü! Ashabın beni gönderdiler, sana Allah'ın selam, nâmet ve bereketini söylüyorlar. Şu anda kendileri düşmanın sizinle arala­rdaki hattı kesmesinden korkuyorlar. Onları bekleşeniz" dedim" ifadesinde Katâde'nin Allah Resûlü'ne (sav) arkadaşlarından önce ulaşarak O'nu sardığı görülmektedir.Ey Allah Resulü! Yaban

seği avladık, yanımda bir parça var" ifadesinde, av eti yeme konusundaki T.eddüt dile getirilerek, O'ndan tasvip beklenmektedir.

Ashabına "Haydi gelin, yiyin" buyurdu. Hepsi de ihramlıydılar" ifadesi ise, av hayvanının etinin yenebileceğine dair Kik hükmü içermektedir.



Hüküm



Hanefî mezhebine göre ihramlı iken, karada veya havada yaşayan av hayvanlarını avlayan, yaralayan; onların tüylerini koparan, yumurtalarını kıran; avlayanlara yardımcı olan kimse ceza olarak bedel öder. Bedel, av hayvanının kıymeti takdir edilerek tesbit edilir.Bu hayvanlara doğrudan za­rar vermek haram olduğu gibi, avlanmasına yardımcı olmak, yerlerini gös­termek gibi tâli fiiller de haramdır.



Ders



İhram, isminden de anlaşılacağı üzere bir hürmet ve dokunulmazlık or­tamına girmektir. Bunun en açık göstergesi ise mala ve cana kastedecek fiil­lerden uzak durmaktır. Ayrıca hac, haram aylarda gerçekleşmesi itibarıyla barış ve güvenliğin hâkim olduğu bir dönemde eda edilir. Buna yakışan, sadece insanlara değil bütün hayvanata karşı barışçı olmak, hac esnasında hiçbir canlıya zarar vermemektir.

Astında bunu sadece fiziksel zararla da sınırlamamak, sözlü ve fiili taciz ve eziyet vermekten de sakınmak gerekir. Bütün bunlar hacem kemâli için faydalı hususlardır.


Kategoriler

- namaz - hac - umre - dua - oruc - ashab - ashabın fazileti - ticaret - cihad - abdest - ilim - haram - ölüm - iman - iyilik - nikah - hadis - kıyamet - islam - cennet - miras - sünnet - mal - fitne - Kadın - sadaka - yemin - zina - zekat - ihram - evlilik - köle - feraiz - zikir - cemaat - kurban kesmek - mescid - kısas - hayız - günah - helal - amel - gusül - borç - kibir - cehennem - hüküm - öldürmek - kafir - takva

MollaCami.Com