Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim
51. Allah Rızasını Gözeterek, Tandıra, Ateşe Veya Kendisine İbadet Edilen Başka Bir Şeye Karşı Namaz Kılmak
51. Allah Rızasını Gözeterek, Tandıra, Ateşe Veya Kendisine İbadet Edilen Başka Bir Şeye Karşı Namaz Kılmak
Enes İbn Mâlik'in şöyle dediği nakledilmiştir: Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Namaz kıldığım sırada, cehennem bana gösterildi."
431- Abdullah İbn Abbâs'tan şöyle nakledilmiştir: "Güneş tutuldu. Bunun üzerine Allah Resulü namaz kıldı ve şöyle buyurdu: Cehennem bana gösterildi. Bugün gördüğümden daha korkunç bir manzarayla karşılaşmadım"
Açıklama
(Tandır); Ekmek pişirmek ve daha başka amaçları gerçekleştirmek üzere içinde ateş yakılan oyuğa denir. Bu başlıkta ateş zikredilmesine rağmen, tandırın ayrıca adının geçmesi öneminden ileri gelir. Çünkü ateşe tapan Mecusiler sadece, tandır ateşine benzer kor ateşe ibadet ederlerdi.
İmam Buhârî bu lafzı kullanmakla, tandıra karşı namaz kılmayı mekruh gören ibn Sîrîn'den nakledilen rivayete işaret etmiştir. Söz konusu rivayete göre o tandır için "ateşin evi" demiştir.
(Şey); Özel bir ifadeden sonra gelen genel bir ifadedir. Dolayısıyla güneş, putlar, heykeller vs. bu lafeın delalet ettiği manaya dahildir.
Bu başlık ile, zikredilen nesnelerin namaz kılan ile kıble arasında olması kasdedilmiştir. Ismâîlî, "Allah Teâlâ'nm peygamberine gösterdiği ateş, namaz kılanın yöneldiği ve bazı toplumların mabud olarak kabul ettikleri ateşle bir değildir" diyerek konu başlığına itiraz etmiştir.
Ibnü't-Tîn de şöyle demiştir: "Bu rivayet, konu başlığına delil olmaz. Çünkü Hz. Peygamber k;-; kendi isteği ile ateşe doğru namaz kılmamıştır. Zira cehennem, Allah Teâlâ'nm kullarını uyarmak için hedeflediği bir gayeden dolayı sonradan kendisine gösterilmiştir." Onun bu görüşü, Hz. Peygamber'in sdem kendi iradesine göre hareket edip etmemesinin aynı olduğu söylenerek eleştirilmiştir. Çünkü Allah Resulü batıl olan bir şeyi asla kabul etmezdi. Dolayısıyla bu durum, bu şekilde namaz kılmanın caiz olduğunu gösterir.
İsmâîlî'nin iradeden yola çıkarak, kasten yapılan ile kasten yapılmayanı birbirinden ayırması doğru olsa bile, hadis ile konu başlığı arasındaki ilişki, bir şekilde namaz kılan ile kıble arasında ateşin bulunmasıdır.
Kanaatime göre bunlardan daha güzel olan yorum şöyledir: İmam Buharı konu başlığında bu nesnelere doğru namaz kılmanın mekruh olduğunu açıklamadı. Hatta bunun hükmünü belirtmedi. Muhtemelen kıble ile kendisi arasında bu nesnelerden biri bulunan, ancak yerini değiştirmeye veya onların yerini değiştirmeye muktedir olan ile bunu yapamayanları birbirinden ayırt etmek istemiş olabilir. Bu durumda ikinci gruba giren insanlar için, bu şekilde namaz kılmak mekruh değildir. Bu da konu başlığı altında yer verilen hadise uygundur. İlk gruba giren insanlar için ise, bu şekilde namaz kılmak mekruhtur. İbn Abbâs'ın heykeller hakkındaki görüşünü açıklarken bu konuyu ayrıntılı bir biçimde yeniden eİe alacağız. Konuyla ilgiîi olarak İbn Ebî Şeybe, İbn Sîrîn'in tandıra veya içinde ateş bulunan bir yere karşı namaz kılmayı mekruh kabul ettiğine dair bir rivayet nakletmiştir.
Ateşe doğru namaz kılmayı mekruh kabul etmeyenlere son devir âlimlerinden Kâdî es-Serûcî Hidâye şerhinde İtiraz ederek şöyle demiştir: "Bu hadiste, bu şekilde namaz kılmanın mekruh olmadığına dair bir delil yoktur. Çünkü Allah Resûlü Ateş bana gösterildi" buyurmuştur. Bu ifade, ateşin onun önünde gösterildiği anlamına gelmez. Sağında, solunda veya başka bir yerde gösterilmiş olabilir. Belki de henüz namaza başlamadan önce ona gösterilmiştir."
Sanki İmam Buhârî böyle bir İtirazın yapılacağını görmüş ve çok daha önceden ona cevap hazırlamıştır. Bu yüzden konu başlığından hemen sonra Enes'-ten nakledilen "Namaz kıldığım sırada, cehennem bana gösterildi." hadisini nakletmiştir. Hz. Peygamberin ateşi önünde görmesi İse, İbn Abbâs hadisinden anlaşılmaktadır. Bu hadiste Rasulullah namazını bitirince ashabı ona, "Ey Allah'ın elçisi! Bulunduğun yerden biraz geriye çekildiğini ve sanki bir şeyden uzak durmaya çalıştığını gördük" demiştir. Hz. Peygamber de, kendisine cehennem gösterildiği için böyle yaptığını söylemiştir.
Burada muallak olarak zikredilen Enes hadisi, "Tevhîd Bölümü"nde şu şekilde muttasıl olarak zikredilecektir: "Biraz önce namaz kıldığım esnada, şu duvarın üstünde cennet ve cehennem bana gösterildi." Bu rivayet, bu tür nesnelerin namaz kılana yakın ve uzak olmasına göre hükmün farklılık arz edeceğini söyleyenlere bir cevap niteliğindedir.