Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim

YEMEK ADABI

Peygamber Efendimiz’in yemek adabı üzerine günümüze ulaşan hadislerin bu kadar fazla olması, O’nun konuya büyük hassasiye gösterdiğinin kanıtıdır. İklim koşullarının olumsuzluğu ve imkanların kısıtlı olması O’nun bu konu üzerinde hassasiyetle durmasını engellememiştir.

Resulullah’tan örneklerle sofra adabı:

1) Elini ve ağzını yıkamak:

Yemekten evvel ve yemek bitiminde sağlık açısından çok önemlidir. Peygamber Efendimizin (sav)bu konudaki hadislerinde hepimizi teşvik etmiştir: "Yemekten evvel elleri yıkamak yoksulluğu, sonra yıkamak ise günahları giderir."(Taberani)

"Kim yemekten sonra elini yıkamadan geceler ve kendisine bundan sonra bir musibet isabet ederse kendinden başka kimseyi suçlamasın." (Ebu Davud)

"Yemeğin bereketi yemekten önceki ve sonraki yıkamalardadır." (Ebu Davud)

2) Yemeğe başlamadan önce bismillahirrahmanirrahim, yemek bitiminde ise elhamdülillah denmesi sünnettendir.

"Sizden kim birşey yerse Bismillahirrahmanirrahim desin. Eğer söylemeyi unutmuşsa yemeğin sonunda başında ve sonunda Bismillahirrahmanirrahim desin." (Ebu Davud, Tirmizi)

Peygamber ashabından altı kişiyle yemek yiyordu. Bu sırada bedevinin biri besmele çekmeksizin masaya oturarak yemeğe başladı. Resulullah; "eğer besmele çekseydi yemek hepimize yeterdi"buyurdu. (Tirmizi)

3) Yemeğin hurma, tuz ya da suyla açılması Peygamberimiz (sav)tarafından tavsiye edilmiştir. Ayrıca Hz. Ali (r.a.) "yemeğe tuz ile başlayanı Allah dertlerinden kurtarır"buyurmuştur.

Resulullah Efendimiz sofraya getirilen yemeği hiçbir zaman kötülemezdi. Eğer sevmediği bir yemek getirilirse, hiçbir şey söylemeden sadece yememekle yetinirdi.

4) Sağ elle yemek ve tabağın kenarından yemek Peygamber Efendimizin sünnetlerindendir. Yanında yemek yiyen çocuğu Peygamberimiz şöyle uyarmıştır: "Ey çocuk benimle birlikte besmele çek, sağ elinle ye ve önünden ye."(Müslim)

"Bereket yemeğin ortasına iner. Öyleyse kenardan yiyin, yemeğin ortasından yemeyin." (Tirmizi, Ebu Davud)

5) Sofraya birarada oturmaya dikkat etmeliyiz. Yemeğin birarada yenmesi bereketi artırır.

Bir arada yiyiniz, sizin için bereketli ve mübarek olur. (Ebu Davud)

6) Yemeğin çok sıcak olmaması gerekir:

"Sıcak yemekte bereket olmaz. Allahu Teala bize ateş yedirmez. Sizde o yüzden yemeğinizi soğuduktan sonra yiyin."(Beyhaki)

7) Resulullah Efendimizin hadislerinde su içerken dikkat edilecek hususlar:

Bardağı sağ eline aldıktan sonra, üç yudumda ve bardağın içine nefesini vermeden içilmelidir. Zira Hz. Muhammed: "Suyu yudum yudum ve ağır ağır için, birden içmeyin. Zira bundan ciğer hastalığı hasıl olur buyurmuştur."(Deylemi)

"Resulullah suyu üç solukta içerdi. Böylesi daha kandırıcı, elemden salim kalıcı ve daha kolay akıcıdır buyurdu." (Müslim)

"Sizden biriniz su içerken bardağa solumasın, soluyacaksa bardağı ağzından uzaklaştırsın." (İbn-i Mace)

Bir toplulukta su dağıtılırken, bardak sağ taraftan ve sağ elde dolaştırılmalıdır. Resul-i Ekrem süt ve şerbet gibi şeyler içtiğinde yanında bulunanlara da birer yudum içirirdi. Bardak daima sağdan dolaşırdı.

"Resulullah’a su ile karıştırılmış süt getirdiler. Sağında bir bedevi solunda ise Ebu Bekir vardı. Sütü içti ve bedeviye verdi. Sonra evvela sağa sonra onunu sağına buyurdular." (Müslim)

Peygamber Efendimiz kalabalıkta yemek yemeyi severdi. Sofra kurulduğu zaman "Allah’ım, bu yemeği, kendisi ile cennet nimetlerine ulaşacak şükrü ödenmiş nimetlerden kıl"derdi. Yemeği çok sıcak yemez ve kendiliğinden soğuması bekler sonra yerdi.

Hz. Muhammed (sav), müminlerin birbirlerini davet etmelerini tavsiye etmiştir. İslam alimleri geçerli bir mazereti olmayan kişinin mümin kardeşinden aldığı davete icabet etmesinin vacip olduğunu belirtmişlerdir.

"Kim davet edildiği halde davete icabet etmezse Allah’a ve Resulüne başkaldırmış olur. Kim de davetsiz olarak bir masaya oturursa hırsız olarak girer ve yağmacı olarak çıkar." (Buhari, Müslim, Tirmizi)

"İki kişi birden davet ederse kapı itibariyle hangisi yakınsa ona icabet edin. Çünkü kapısı daha yakın olan komşulukta da daha yakındır. Bunlardan biri önce davet etmişse önce davranana icabet et." (Ebu Davud)

"Davet olunmadığı halde sofraya giden kimse, gitmekte fasık olduğu gibi, yediği de haramdır." (Beyhaki)

Müslümanlar üç yemekten mesul değildir. Sahur yemeği, iftar yemeği ve dostları ile birlikte yedikleri yemeklerdir. Peygamberimiz "cennette içi dışından dışı içinden görünen köşkler vardır. Bunlar tatlı ve yumuşak konuşan, yemek yediren ve insanlar uykuda iken namaz kılan insanlar içindir."(Tirmizi)

"Din kardeşinin arzu ettiği yemeği kendisine yediren kimsenin günahları bağışlanır. Din kardeşini sevindiren, Allah’ı sevindirmiş olur." (Taberani)

Bir davette nafile orucunu bozmayan kişiye peygamberimiz şöyle buyuruyor: "Kardeşin senin için bu kadar külfete girdiği halde sen hala oruçluyum diye ısrar ediyorsun."(Beyhaki)

Davete icabet edip gelen kişiye hürmet göstermeli ve onun hoşlanmayacağı davranışlardan kaçınmalıyız.

Peygamberimizin Sevdiği Yemekler

Resulullah (sav) hiçbir yemek ayırmazdı. O anda yemek istemediği şeyi kötülemez, sadece yememekle yetinirdi. Ancak Peygamber Efendimizin en sevdiği sebze yemeği kabaktı. Ayrıca etli yemekler için övgü ile sözetmiştir.

Bir terzi yaptığı yemeğe Resulullah’ı davet etti. Yemeğe Resulullah ile ben de gittim. Yemek sahibi Resulullah’a arpa ekmeği ile içinde pastırma ve kabak olan bir çorba ikram etti. Ben Resulullah’ı tabağın kenarından kabakları ayırırken gördüm. Artık o günden sonra kabak sevmekteyim.

"Ya Aişe, tencereye fazla kabak koyun. Zira kabak kalbi takviye eder." (Fevaid)

"Et, dünya ve ahiretin en üstün yemeğidir. O, kulağın işitmesini artırır. Eğer, Rabbimden hergün et yemeği nasip etmesini isteseydim nasip ederdi."

Hz. Muhammed, sarımsaklı yemekleri yemez, yenmesini de tavsiye etmezdi. Bu hususu Enes b. Malik şöyle anlatıyor: "Resulullah’a yiyecek gönderildiği vakit onu yer, artanını bana gönderirdi. Bir gün yemediği halde yemeğini bana göndermedi. Çünkü içerisinde sarımsak vardı. Kendilerine ‘bu haram mıdır’ diye sordum. ‘Hayır lakin ben kokusundan dolayı hoşlanmıyorum’ buyurdu. Ben de, öyleyse senin hoşlanmadığından ben de hoşlanmıyorum dedim."


Kategoriler

- namaz - hac - umre - dua - oruc - ashab - ashabın fazileti - ticaret - cihad - abdest - ilim - haram - ölüm - iman - iyilik - nikah - hadis - kıyamet - islam - cennet - miras - sünnet - mal - fitne - Kadın - sadaka - yemin - zina - zekat - ihram - evlilik - köle - feraiz - zikir - cemaat - kurban kesmek - mescid - kısas - hayız - günah - helal - amel - gusül - borç - kibir - cehennem - hüküm - öldürmek - kafir - takva

MollaCami.Com