Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim

İslam Ahlakını Kemiren Kör Fareler

İslam Ahlakını Kemiren Kör Fareler


Sayın Okuyucu:

Allah'ın varlığını ispatlayan 24 bin varlığın her birerleri birer sahifa gibi üzerinde yazılmış olan yazılarıyla ve lisan-ı halleriyle onun var olduğunu bütün beşere duyurmakta ve ilan etmektedir. Bunları gören insanların iki tane gözleri olduğunu, her şeyin mahiyet ve hüviyetini gören bir beşeriyet gözleri vardır. Yüzlerin sahasında bulunan gözler, insanlarda olduğu gibi hayvanlarda da bulunur. Bunun de­ğeri hiç yoktur. İnsanların değerini ortaya koyan kalp ( basiret ) gözlerindir. Basiret gözleri kör olan bir insanın diğer gözleri kör olsa bile yine ama sayılır. Bu hususta Hz. Allah şöyle buyurmaktadır:

“ Kim dünya aleminde kör olursa, o kimse, ahirette kördür ve yi­ne oraya kör olarak gelir.”

Sayın Okuyucu:

“Benim gözlerim sağlamdır. Çünkü doktorun raporu vardır ve bu ayetin dile getirdiği körlerden değilim.” deme. Çünkü doktorun ver­diği rapor, yüz sahasındaki gözler için der. Oysa Allah' in verdiği rapor, kalbinde ki îman sahasında bulunan ve her şeyi gören gözler içindir. Eğer basiret gözlerin kör ise, öbür gözlerinde kördür. Fakat bunun tersine olarak dünya aleminde yüzündeki gözlerin kor olsa bile kalbindekiler daima sağdır.

Sayın Kardeşim:

Hakikati gördüğün halde, Ebu Cehil ve Ebu Leheb gibi inatçı olup küfür maskesini başına çekme. Her varlığın üzerinde ki manevi yazıları oku. Allah'ın varlığını kabullen. Peygambere bağlı ol. İslama bağlı ol. İslama hizmetçi olup Kur'an’ın yolundan ayrılma. Sonra ilahi tokadın altında inlersin. Hiç bir şeyden korkma. Çünkü sana karşı herhangi bir varlığın faaliyetine geçme yetkisi Allah'ın kuvvet ve kudreti elindedir. Gelecek hadisi dinle ve bu hadisin altından çıkan fikir incilerini toplayıp kulağına küpe yap.

“ Ya Ali, fani varlıklardan korkma. Ancak işleyeceğin günahlarının karşılından kork. “

“ Ya Ali, hiç bir kimseye yalvarma, ancak Allah'a yalvar. Çalış ve muhtaç olduğun her şeyi Allah'dan iste.”

Dünya menfaati için Allah'ı tanımayanların karşısına geçip yüzsu­yu dökme. Seni, malini perişan eden günahlarındır. Kendi elinle dünyada iken cehennem dilekçesini yazma. Allaha karşı gelmekle mezarını kazma. Dünya nimetlerine alt anarak azma. Çünkü nimetler, se­ni azdırmak için değil, Allaha karşı kulluk yapmanız yaratılmışlardır.

Kardeşim. Gelecek ayetin altında yatan hikmet incilerine bak.

“Ey müminler, öz nefsine zulüm etmiş zalimlere ve kafirlere meyil edip onları dost edinme. Küfürlerinden dolayı gelecek Allah m azabı sana da çarpar. Ve seni kurtaracak Allahtan başka hiç bir yardımcı olmayacaktır.”

Sende bulunan mal, servet, makam, para ve rütbe gibi hiç bir şeye güvenme. Bunlar, sana emanet olarak verilmiş ve yarın yine sen­den alınacaktır ve sen anandan doğduğun gibi yine ona gideceksin.

Aziz Kardeşim:

Besiret ( kalbi ) gözleri kör olanlar, yalnız dünya hayatına inanır, ahret elimine inanmakla beraber İslamiyete dil uzatır. Türlü türlü iftiralar atarak isyan bayrağını açar ve küfür maskesini başına çekerek, hayat yoktur diye iddiada bulunur. Meslekleri olmadığı halde hoca kılığına bürünüp İslam’ın çekiklerini cüce mantığıyla yorumlayıp kör fareler gibi İslam ahlakını kemirir ve Müslüman dinsizlik şüphe­lerine iterek hak yolundan saptırır.

Sayın Okuyucu: |

Dikkatli ol. Vücudunu idare eden kafanı bozma. Vücudunu idare eden kafan bir arabayı idare eden şoföre benzer. Aklını kullanmayarak arabasını uçuruma deviren bir şoförün arabasını oradan çıkarması ne kadar zorsa, vücudu idare eden kafa bozulup, küfür uçurum­larına yuvarlandıktan sonra onu iman yoluna kavuşturmakla o kadar zordur.

Aziz Kardeşim:

Dünya eğlencelerine aldırma. Gelecek ayetin inci gibi sözlerine bir kulak ver. Ve bundan bir ibret dersi al.

“Bu dünya hayatı bir eğlence ve olunacaktır. ( Bir imtihan mekte­bidir ) Ahiret alemi ebedi ve asil hayatın bir karargahıdır,”

Bu konuda sevgili peygamber efendimiz (s.a.s.) şöyle buyurmak­tadır:

“Dünya, cazibeli ve hayatı tatlı olan bir yeşilliktir. Şüphesiz Hz. Allah sizleri kuşlar gibi salıverir. Dünyada nasıl işler yapacaktır?

Şükranı nimet mi, yoksa küfrani nimete (nimete) doğru hareket edeceksiniz. Dünyanın cazibeli ve hayatının tatlı olmasından kork. Zira İsrail milletinin yok olmasının başlıca sebebi kadınların fitnesi ol­muştur. Dikkat ediniz. İnsanoğlu çeşitli olarak yaratılıyor. Bu yara­tılan insanları başlıca dört grupta toplayabiliriz

a) Mümin doğar, mümin yaşar, mümin olarak ölür.

b) Kafir doğar, kafir yaşar, kafir olarak ölür.

c) Mümin doğar, mümin yaşar, kafir olarak ölür.

d) Kafir doğar, kafir yaşar, mümin olarak ölür.

Uyanık olun. Her zalimin kıyamet günü eline bir bayrak verilir... Bayrağın üzerinde:

“Bu adam bu kadar kişiyi küfre saptırarak zulüm etmiştir.” Cümlesi bulunur.

Caminin imamı vaaz veriyordu. Fakat cemaate bir ibret dersi olması için şöyle bir soru sordu:

Sayın Kardeşlerim:

“Ben üç gün sonra emekliye ayrılıp buradan gideceğim. Eğer beni seviyorsanız, dediğimi yapmanızı istiyorum. Bana derhal bir iki gün içinde bir apartman yapınız. O binada yatmadan da gitmeyeceğim.”

Cemaat şöyle bir dalgalandı. Neye uğradıklarını bilemediler. Şaşı­rıp kaldılar. Acaba bu hoca tımarhaneden mi, yoksa meyhaneden mi geldi? Diyecek hale geldiler. Fakat içlerinden biri bu şaşkınlığı yarıda bıraktı:

“Sayın hocam, dedi. İki gün kalacak iseniz apartman istemek hakkınız değildir. Seni bütün kalbimizle seviyoruz. Evlerimizin kapıla­rı sana açıktır. İstediğiniz ev sizindir. Lakin biz, sizin iki gün için apartman isteyişinize çok şaştık.” Cemaat haklı idi. İki gün kalacak diye apartman istemesi, vaaz karşılığı olarak bu teklifi yapması bir delilikti.

Bunun üzerine hoca cemaate dönerek şöyle dedi:

“İki gün kalacağım diye bana bir apartman yaptırmayı lüzumsuz olarak görüyorsunuz da, fani olan dünya hayatınızı, ahiret günü içinde ebedi olarak kalacağınız cennet köşklerine niçin tercih ediyorsunuz?”

Ey gençlik ve ömrünü Allah için harcayan imanlı millet. Bu yurtta seninle gurur duyuyoruz. Yüce Allah’ın selamını almanın saadeti içer sinde olmak kadar zevkli acep ne olabilir?

İşte Allah aşığı tembel bir adamla evli olan salinane bir kadın. Her gün kocası uyuduktan sonra yatağından kalkarak yaşlı gözlerle secdeye kapanarak yalvaran kalp. Bu durum her gün devam ediyor. Bundan kocasının haberi yok. “Karım beni aldatıyor, yazıklar olsun.” Diye kalbine şüphe gelen sarhoş koca bir gün uyur gibi yapıyor ve karısının arkasından takip etmeye koyuluyor. Gece yarısı uykusunu bırakıp kıbleye doğru yönelmiş, elleri, dili Allah'a yalvarıp yakarıyor. Kocası peşinde, şüphe içinde gizli olarak dinliyor. Karısı feryadını artırıyor. Kocasından habersiz olan bu salihane kadın:

“Ey Allah 'un huzurunda günahkar gözlerimden akan gözyaşlarını senin yanında makbul ise, benim ve şimdi uyuyup benden şüphe eden ayyaş kocamın günahlarını af eyle. Onu hidayete erdir. Allah'ım o da benim gi­bi başını secdeye koysun. O zehirin ikrahını ver. Hanim ve rahman olan Yüce Rabbim, duamı kabul eyle.” Diye gözlerinden pınar gibi yaşlar akarak ağlar. Bunu duyan kocası da ağlar.

“Ey Allah'ım beni affet. Bu karım benim için ağlarken, ben nasıl ağlamayayım. Nasıl yal varmayayım. Beni İslâmiyet yolundan, iman nurundan mahrum eyleme. Allah'ım şu günah­kâr yüzümle yalvarıyorum”.

Kardeşim, gördün mü hakiki bir aşık kadının gözyaşları sapık bir erkeği nasıl yola getirdi. Yeryüzünde Hz. Fatma gibi ahlaklı kadınlar ve kızlarımız pek çoktur. Sende in­sanlığını bir kadın kadar da mı göstermeyeceksin? Hak aşıklarına ne mutlu!...[140]


Kategoriler

- namaz - hac - umre - dua - oruc - ashab - ashabın fazileti - ticaret - cihad - abdest - ilim - haram - ölüm - iman - iyilik - nikah - hadis - kıyamet - islam - cennet - miras - sünnet - mal - fitne - Kadın - sadaka - yemin - zina - zekat - ihram - evlilik - köle - feraiz - zikir - cemaat - kurban kesmek - mescid - kısas - hayız - günah - helal - amel - gusül - borç - kibir - cehennem - hüküm - öldürmek - kafir - takva

MollaCami.Com