Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim

KONU: NİKAH KIYMAK

KONU: NİKAH KIYMAK


1- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Evlendirmek istediğiniz kadınlarla damsınız. Evlenmek için mü­saadesi istenilen kadın dulsa, izni açık sözle olur. Bakire ise, suku­tu yeterlidir.”[106]

2- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Tarlanız olan hanımlarınıza dilediğiniz taraftan, fakat genellikle ön yolunu kullanmak şartıyla yanaşabilirsiniz. Yediğinizden yedirebilir, giydiğinizden de giydirebilirsiniz. Emriniz dışına çıkan hanımınızı ( yola getirmek ve tehdid etmek gayesiyle ) kötü söz söyleyip yüzüne vurmayınız.” [107]



Hadisin sebebi; adamın biri sevgili peygamberimizin huzuruna gelerek,

"Hanımlarımızın bizim olduğunu biliyoruz. Bize yanaşma yollarını öğretir misiniz?" Bunun üzerine sevgili peygamberimiz;

"Kadınlar kocalarına karşı birer tarla gibidirler. Ama tohum ziyan etmeyecek yerini kullanmak, yani arka yönünü değil, ön yo­lunu kullanmak şartıyla işe başlayabilirsiniz. Çünkü ön yolu çocuğu geliştirme yeridir. Kocaların hanımlarına yedirmek, içirmek, giy­dirmek ve diliyle eziyet verip dövmemek gerekir. Dövülmek bir ha­dise oluyorsa, yüzüne değil, başka yerlerine vurabilirler. Fakat kör etmek, kırmak gibi herhangi bir yerini sakatlamak haraketlerinde bulunmamalıdır.”[108]



Nikâh


3- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Şüphesiz Hz. Allah (c.c) her nesilden (kız, anne, teyze, halâ, nine gibi ) yakın akrabalarıyla erkeğin nikah kayıp evlenmesini haram kıldığı gibi, sütten de aynı kimsenin evlenmesini haram kılmıştır.”[109]

4- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Sevgili peygamberimiz ( bir ay gibi ) muayyen bir vakit için nikahlanmayı yasak kılmıştır.”[110]

5- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“(Allah'ın nezdinde ) helallerin en çirkini, sebepsiz yere kadın boşamaktır.”[111]

6- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Biriniz ailesinin yatağına girerken, örtüsüz ve açık olarak iki merkebin birbirlerine yanaştığı gibi, yanaşmasın.”[112]

7- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Biriniz hanımına yanaşmak istediği zaman, tandırda ekmek pişirmek gibi, önemli bir işi olsa bile, yine yanaşsın. (Çünkü bunun aksinde herhangi bir şey olabilir.)”[113]

8- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“(Arzu eden ) kocasının yatağını terk eden bir kadına, melekler sabaha kadar lanet eder.”[114]

9- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Biriniz, hanımına yanaşmak istediği zaman, isteyerek yanaşsın, kadının arzusunu temin etmeden de yanından ayrılmasın.”[115]

10- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Erkek hanımına su verdiği zaman sevap kazanır.”[116]

11- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Kadın kocasına: " Senden ne hayır gördüm ki, sanki bana neler yaptın. " derse, bütün işlediği iyi amelleri ( kayıt defterinden ) silinir.”[117]

12- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Evlenmek istediğiniz kadınları, malınızın en iyisinden mehirlerini vererek kendinize helal ediniz.”[118]

13- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Kadınlarınızı tatlı sözle iyiliğe çağırınız. Çünkü kadın kaburga kemiği gibi, eğri tabiatlı olarak yaratılmıştır. ( Onu istediğiniz şe­kilde doğrultamazsınız.) Doğrultmaya çalışırsanız, onu kırmış (bo­şamaya yol açmış) olursunuz. (Tatlı sözle doğru yola çağırmayı.. ) terk ederseniz, Öyle eğri yarım huylu olarak kalır, O halde tatlı dille doğru yola ve iyiliklere sokmaya çalışınız.”[119]

14- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Düşmanlarının en kötüsü, yatağında yatan hanımın ile cariyendir. Çünkü dininde samimi olan erkekleri yoldan çıkarmak için şeytanın en sağlam aracı ve ipi kadınlardır. Şeytanlar; tuzağı olarak ka­dınları, bir ip gibi erkeklerin kafasına geçirir ve böylece tehlikeden tehlikeye sürüklerler.”[120]

15- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Dilersen meniyi ta1 zil edersin. (Rahmine değil, başka tarafa dökersin.) Fakat kadın için kader yazısında çocuk yapmak yetkisi eğer varsa, muhakkak olacaktır.”[121]

16- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Meniyi ister ta'zil edin, ister etmeyin. Bunun fazla bir etkisi yoktur. Çünkü Allah'ın takdir ettiği bir nesil, kıyamete kadar mutlaka yeryüzüne üreyip gelecektir.”[122]

17- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“(İnsanların arasında) kadınların üzerinde en büyük hak sahibi erkeklerdir. Erkeklerin üzerinde en büyük hak sahibi annelerdir.”[123]

18- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Kadınların en değerlisi mesrafı en az olanıdır.”[124]

19- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Kadınların evlenme yetkisi, babasının hakkıdır. (Kadınların, evlendirme konusunda izin vermeleri ) dulun açık sözüyle, bakire­nin ise sükutuyla olur.”[125]

20- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Çirkin bile olsa çocuk doğuran bir kadın, çocuk doğurmayan, güzel bir kadından daha sevimlidir. Çünkü ben, kıyamet günü diğer ümmetlere karşı çokluğumuzla övünürüm.”[126]

21- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Eve uğuru getirecek olan bir kadın, nişanlanırken mehrinde ko­laylık gösteren ve erkence gebe olup çocuk doğurandır.”[127]

22- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Musa peygamber namusunu korumak, midesine helal lokmayı koymak için sekiz sene ücretle işçilik yapmıştır. ( Öyleyse her müslüman, hem kendi ağzına, hem de çoluk ve çocuklarının ağzına helal lokma yedirmek için kibir taslamadan, işlerinin arasında bir tefrika yapmadan karşılaştığı her işte çalışmalıdır.)”[128]

23- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Nikahsız kadınlarla evleniniz. Kızla erkeğin tarafları rıza gösterdikleri takdirde, az da olsa mehirlerini veriniz.”[129]



Ulu Allah buyuruyor ki:

1. “İçinizdeki bekârları, köle ve cariyelerinizden iyi amel işleyen­leri evlendiriniz. Eğer fakir iseler, Allah fazilet ve keremi ile onları zengin eder. Allah'ın lütfü geniştir ve her şeyi bilir. Evlenmeye gücü yetmeyenler Allah onları zengin edinceye kadar namuslu kalsınlar.”[130]



2. “And olsun ki Biz senden önce de Peygamber'ler gönderdik. On­lara eşler ve evlâtlar verdik.”[131]



24- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Çocuk yapan kızlarla evlenin. Çünkü ben, kıyamet günü, şüphesiz sizinle iftihar ederim.”[132]

25- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“(Düğün yaptığınız zaman) bir koyunla olsa bile, ziyafet veri­niz.”[133]

26- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

Şüphesiz "Ey erkek Hz. Allah, kadını sana ayıp ve kusurları­nı örtecek bir elbise kıldığı gibi, seni de ona ( ayıp ve kusurlarını örtecek ) bir elbise gibi kılmıştır." Çünkü benim ailelerim, ( başka­larına yasak olan ) averet yerlerini gördüğü zaman, ben de onların avret yerlerini görebiliyorum.”[134]

27- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Şüphesiz kadın, kaburga kemiği gibi, eğri bir karakterde yaratılmıştır. Sen o kaburgayı düzeltemezsin. O halde, onunla yaşaya­bilmen için güzel geçin.”[135]

28- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Şüphesiz kadın, dindarlığı, zenginliği veya güzelliği için evle­nilir. Sen dindar olanını seç ki, perişan ve sefil olmayasın”.[136]

29- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Sülaleden, erkeğe (kızı, annesi, teyzesi gibi) yakın akrabalarıyla evlenmek haram olduğu gibi, ayın süt akrabalarında da haramdır.”[137]

30- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Sürüp giden dedikodular varken, süt kız kardeşin ile ) nasıl evlenebilirsin?”[138]

31- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Sevgili peygamberimiz kadını evlendirmek isteğinde olduğunda, yanına vararak perde arkasından şöyle seslenirdi: "Kızım, seni falan erkeğe istiyorum. Eğer hoşuna gitmiyorsa, hayır, diyebilirsin.

Çünkü hiç bir kimse hayır demekten utanmamalıdır. Şayet seviyorsan sukut et. Zira susman senin için "evet" yerine geçer.”[139]

32- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Sevgili peygamberimiz kendisi için bir kız istediği zaman da, kendisine şöyle derdi: "Şu kadar elbise ve zinetlerim senindir. Ne dersin? "[140]

33- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Allah'ın kendisine dindar bir kadın nasib ettiği bir kimse, dininin yansım muhafaza altına almıştır. Diğer yarısında ise Allah'dan korksun.”[141]

34- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Ben, şayet bir kimsenin başkasına secde etmesini emretseydim. (kocanın kadının üzerindeki hakkının büyüklüğünden dolayı ) kadının kocasına secde etmesini emrederdim.”[142]

35- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“(Zina gibi boşanmayı gerektiren hareketlerden dolayı) üç talakla boşanan bir kadın için, (iddetleri sona erinceye kadar ) evvel nafakasının verilmesi gerekli değildir.”[143]

36- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Kavminden bir kızla evlenen bir erkek, evinin içersinde hayvanlarının yemini temin eden bir kimse gibidir. (iyi ve kolay bir iş yapmış olur.)”[144]

37- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki

“Kadının doğurduğu çocuk, nikahı bulunan kocasınındır. Nikahı olmadığı halde: "Çocuk benimdir." iddiasında bulunan başka bir erkeğin cezası, evliyse öldürmek, bekar ise, yüz sopa vurmaktır” (Zira, dolayı yollarla zina ettiğini ikrar etmiş olur.)[145]


Kategoriler

- namaz - hac - umre - dua - oruc - ashab - ashabın fazileti - ticaret - cihad - abdest - ilim - haram - ölüm - iman - iyilik - nikah - hadis - kıyamet - islam - cennet - miras - sünnet - mal - fitne - Kadın - sadaka - yemin - zina - zekat - ihram - evlilik - köle - feraiz - zikir - cemaat - kurban kesmek - mescid - kısas - hayız - günah - helal - amel - gusül - borç - kibir - cehennem - hüküm - öldürmek - kafir - takva

MollaCami.Com